....
o düş gibiydi, düş gibi bir serencam... suskunluğun suç sayılmadığı bir aşktı, bir dostluk... kim söze sarılsa öfkeli, anlamını yitittiren bir gözgöze geliş vardı aramızda. korku olmalıydı... o, sevecen bir elden serpilen tatlı bir heyecandı. içimizde kirlerimizi temizliyorduk birbirimizin, bir dahaki sefere çocuk çıkmak için birbirimize. yalnızığı anlamlandırmamalıydık. bol sarılmalıydık, bol öpüşmeli, bol ağlamalıydık... öyle de yaptık.
iyi ki yaptık... güneş elini anca öyle uzattı işte, gün anlamını kalbimize öyle...
iyi ki yaptık... güneş elini anca öyle uzattı işte, gün anlamını kalbimize öyle...